Patogenezi kesin bilinmemekle birlikte en sık 4 ile 10 yaşlar arasında ve erkeklerde iki kat daha sık görülür.
En sık humerus proksimal ve femur proksimal meta zer bölgede görülmekle birlikte bir çok kemikte görülebilir. Genelde tek kavite görülürken ba- zen kırık sonrası iki veya daha fazla kaviteden oluşabilir. Epi ze olan yakınlığına göre yakın olanlar aktif, uzak olanlar latent olarak ikiye ayrılırlar. İskelet sistemi gelişimini tamamladıktan sonra büyüme genelde görülmez. Genelde başka sebeple çekilen gra de fark edilirken, bazen genişleme ve mekanik yetmezliğe bağlı ağrı ve şişlik de görülebilir.
Radyoloji: Direkt grafide genelde meta zde ve ze kadar uzanan simetrik genişleme, kortekste incelme, içinde yüzen kemik parçası görülür. Epi zi çok nadiren geçebilir. BT ile kortikal incelme, genişleme, muhtemel kırık yada ssür hattı daha iyi ayırtedilir. Pelvis gibi kompleks anatomik bölgeleri daha net gösterir. MRG içerdiği hemorajik sıvı nedeniyle T1’ de düşük-orta, T2’ de homojen yüksek sinyal tutulumu gösterir. Sintigra de lezyonun çevresinde artmış tutulum izlenirken bazen normalde görülebilir.
Ayırıcı tanıda anevrizmal kemik kisti, bröz displazi, non-ossi ye broma, brown tümörü ve intraosseoz ganglion kisti dikkate alınmalıdır.
Tedavi: Genelde evre 1 ve 2 olarak karşımıza çıkar. Bulunduğu bölgede mekanik yetmezliğe yol açmıyorsa takip edilebilir. Kırık sonrası kistin iyileşeceği düşünülse de bu nadiren görülür. Özellikle alt ekstremite yerleşimli ve mekanik yetmezliğe yol açacağı dü- şünülüyorsa cerrahi tedavi düşünülmelidir. En yaygın cerrahi teknik olarak kistin ve özellikle iç membranın küretlenmesi ve kemik grefti ile doldurulmasıdır. Kist içinin aspirasyonu ve tekrarlayan steroid enjeksiyonu, kemik iliği enjeksiyonu, korteksin dirillenerek kist basıncının düşürülmesi ile osteoindüksiyonun sağlanması ve osteoklastik aktivitenin baskılanması sağlanır.