iyi huylu daha çok çocuklarda görülen, kemik içi yerleşimli zamanla kemikte incelme veya kırık oluşturabilecek kemik tümörlerinden biridir. Tanı direkt grafi ve MR le konulabilir. Tedavi gereklidir. cerrahi olarak tümörün çıkarılması ve oluşan boşluğun kemik grefti veya kemik çimentosu ile doldurulması gerekmektedir. Başka yere yayılım veya kötü kanserlere dönüşüm riski yoktur. Ancak tekrarlama riski vardır.
Uzun kemiklerin meta zinde yerleşerek kortikal ekspansiyona neden olan, içinde trabekülas- yon ve bağımsız boşluklar içeren iyi huylu- sınırlı selim kemik tümörüdür. Genellikle erken yaşta ve kemik gelşimi tamamlanmadan önce görülür. Bayanlarda biraz daha sıktır. Kesin sebebi bilinmemekle birlikte, genetik geçiş, travma, venöz tıkanıklığa, arteriovenöz stüle bağlı olabileceği iddia edilmiştir. Dev hücreli kemik tümör, kondroblastom, osteoblastom, kondromiksoid brom, osateosarkom ve kondrosarkom gibi selim ve malign tümörlere ikincil olarak da gelişebilir. Bütün kemiklerde görülebilmekle birlikte sıklıkla humerus, femur gibi uzun kemik metafiz ve diafiz bölgelerinde, daha az olarak da vertebra pedikülleri, sakrum, klavikula, el ve ayak kemiklerinde görülür. Torakal vertebralarda daha sık görülür. Diski geçen tek selim tümördür. Mekanik yetersizlik olmadıkça klinik şikayetler görülmez. Bazen travma sonrası yada kortikal genişlemeye bağlı periost gerilmesi ve çevre dokulara bası sonrası ağrı, şişlik, hareket kısıtlılığı spinal kanalda kök basısına bağlı nörolojik semptomlar görülebilir.
Radyoloji: Direkt grafide multisentrik, eksantrik, kortikal incelme ve genişlemeye yol açtığı görülür. BT’ de kortikal incelme, yumuşak dokuyla olan ilişki ve özellikle sıvı-sıvı seviyesi tanı koydurucu özelliklerdir. MRG’ da lobüllü, düzgün sınırlı, sıvı-sıvı seviyeleri ve yumuşak dokuya geçiş daha net bir şekilde değerlendirilebilir. Sintigra de yüzüğe benzer şekilde artmış periferik tutulum görülür.
Ayırıcı tanıda basit kemik kisti, kondromiksoid brom, dev hücreli tümör, non-ossifiye fibrom ve özellikle telenjektazik osteosarkom düşünülmelidir.
Tedavi: Genelde evre 2 veya 3 olarak karşımıza çıkar. Erken yaşlarda, epifize yakın ve aşırı yük binmeyen bölgelerde konservatif takip edilebilir. Yük taşıyan yerlerde, büyüyen lezyonlarda kırılma riski olduğunda cerrahi müdahale gereklidir. Cerrahi olarak intralezyonel çıkarılmalıdır. Lokal nüksün yüksek olması nedeniyle geniş eksizyon veya agresif küretaj ile tedavi edilir. Yüksek devirli burr ile tekrarlayan küretaj sonrası fenol-alkol, sıvı nitrojen mekanik ve kimyasal yöntemler birlikte uygulanabilir. Bizim tercihimiz sıvı nitrojeni basınçlı olarak 3-5 defa kemik içine püskürterek gözle veya el aletleri ile bile ulaşamadığımız yüzeylerdeki tümör hücrelerini yok etmekten yanayız. Oluşan defekt çocuklarda greftle iskelet gelişimi tamamlandıktan sonra, özellikle ekleme yakın bölgelerde kemik çimentosu kullanılabilir. Kemik çimentosu yabancı madde olarak iş görmekle birlikte, hem donma esnasında etrafa ısı verdiği için ikinci bir tümör öldürücü etkisinden fayfdalanılır, hemde olası nüks durumlarında normal dokuyla patolojik doku ayrımı daha kolay ayrılır. Vertebrada görüldüğünde vasküler yapılardan dolayı kanama riski çok yüksek ve tedavisi oldukça zordur. Bu yüzden cerrahi tedavi öncesi embolizasyon ile kanama kontrol edilerek tedavi planlanmalıdır. Cerrahi olarak tedavi edilemeyecek tümör- lerde semptomları azaltmak veya tedavi edilebilir hale getirmek için radyasyon tedavisi uygulanabilir. Ancak bunun malign transformasyon riski olduğu unutulmamalıdır.